JEFF REDD, AKİF ALKAN - AĞIR AĞIR ŞARKI SÖZLERİ
Tek solukta biten bi' roman gibi
Okuyup yazdım, çizdim seni
Tam kaybetmişken dengemi ağır ağır, ağır ağır
Kozadan çıkan kelebekler gibi
İmkansızdan var et beni
Yok, bi' daha bulamazsın dengemi arasan da
(Bir kum tanesi kadarım ama bütün çölün dertleri sırtımda)
(Ağlatanın ismi saklıdır bir şairin gözyaşlarında)
Seni düşünürken diyorum her seferinde "Bizim için bi' yol yok"
Herkesten yakın olmak istediğine uzaktan bakmak çok zor
Ah, o kara gözlerin beni hep alıkoyar
Gidene değil, veda, kalan adama koyar
Sana ellerimle papatyalar topladım
Senin kadar güzel olmadığını anlayana kadar
Zaman geçti, çok zaman geçti
Yandım bende, sen yardım ettin (Yardım ettin)
"Olmaz" diyo'san, güzelim, boş ver, kalp elbet bi' gün alışır
Siyah da beyazın zıttıdır ama yan yana en çok da o yakışır
Ne cennet ne cehennem, sensiz geçen her yerde zaten viraneyim
Sana nasıl aşık olduğumu bir de dönüp de İstanbul'a bahsedeyim
Tek solukta biten bi' roman gibi
Okuyup yazdım, çizdim seni
Tam kaybetmişken dengemi ağır ağır, ağır ağır
Kozadan çıkan kelebekler gibi
İmkansızdan var et beni
Yok, bi' daha bulamazsın dengemi arasa-a-an da
Tek solukta biten bi' roman gibi
Okuyup yazdım, çizdim seni
Tam kaybetmişken dengemi ağır ağır, ağır ağır
Kozadan çıkan kelebekler gibi
İmkansızdan var et beni
Yok, bi' daha bulamazsın dengemi arasan da
(Tarık, this shit hot)
Şarkı Sözleri Kıta Kıta Analiz
1. Kıta:
"Tek solukta biten bi' roman gibi
Okuyup yazdım, çizdim seni
Tam kaybetmişken dengemi ağır ağır, ağır ağır
Kozadan çıkan kelebekler gibi
İmkansızdan var et beni
Yok, bi' daha bulamazsın dengemi arasan da"
- Anlam: İlk kıta, bir ilişkinin yoğunluğunu ve duygusal karmaşasını anlatıyor. "Tek solukta biten bi' roman gibi" ifadesi, duygusal bir yolculuğun hızla ve bitimsizce devam etmesiyle ilişkilendirilebilir. Şarkı, sevgiyi tanımlarken sıkıntılarla birlikte "dengeyi kaybetmek" ve "ağır ağır" süreçlerle baş etme temasını işler. Kelebeklerin kozasından çıkması da bir dönüşüm, yenilik ve özgürleşme simgesidir.
2. Kıta:
"(Bir kum tanesi kadarım ama bütün çölün dertleri sırtımda)
(Ağlatanın ismi saklıdır bir şairin gözyaşlarında)
Seni düşünürken diyorum her seferinde 'Bizim için bi' yol yok'
Herkesten yakın olmak istediğine uzaktan bakmak çok zor
Ah, o kara gözlerin beni hep alıkoyar
Gidene değil, veda, kalan adama koyar
Sana ellerimle papatyalar topladım
Senin kadar güzel olmadığını anlayana kadar"
- Anlam: Burada birey, yalnızca küçük bir varlık olmasına rağmen (kum tanesi kadar), tüm yükleri taşımanın zorlayıcı etkilerini anlatır. Şairin gözyaşlarını ve acılarını dile getiren satırlar, kaybolan bir sevgiyi derinlemesine işlemektedir. "Kara gözler" burada bir çekim gücünü simgelerken, "papatyalar toplamak" ise masum bir çaba, ancak hala istenilen sonuca ulaşamayan bir aşkı işaret eder.
3. Kıta:
"Zaman geçti, çok zaman geçti
Yandım bende, sen yardım ettin (Yardım ettin)
'Olmaz' diyo'san, güzelim, boş ver, kalp elbet bi' gün alışır
Siyah da beyazın zıttıdır ama yan yana en çok da o yakışır
Ne cennet ne cehennem, sensiz geçen her yerde zaten viraneyim
Sana nasıl aşık olduğumu bir de dönüp de İstanbul'a bahsedeyim"
- Anlam: Zamanın geçişi ve acıların etkisiyle aşkla ilgili duyulan kararsızlık dile getirilmiştir. İkinci satırda "kalp alışır" ifadesi, zamanla duyguların yumuşayacağını ve iyileşeceğini ima eder. Siyah ve beyazın zıt ama uyumlu oluşu, zıtlıkların bile aşkı güçlendirdiğine dair bir vurgu yapar. Şarkıcı, İstanbul’a dönüp aşkın hikayesini anlatma arzusunu belirtir; burada İstanbul, geçmişin ve anıların şehri olarak sembolize edilir.
Tekrar Kıtasına Dönüş:
"Tek solukta biten bi' roman gibi
Okuyup yazdım, çizdim seni
Tam kaybetmişken dengemi ağır ağır, ağır ağır
Kozadan çıkan kelebekler gibi
İmkansızdan var et beni
Yok, bi' daha bulamazsın dengemi arasan da"
- Anlam: Şarkı tekrarında aynı temalar üzerinden duygusal bir yoğunlaşma görülür. Geçmişin hatıraları ve kayıp duygusu, şarkıcının içsel değişimlere dair hisleriyle birlikte aktarılır.
Şarkının İşlediği Temalar ve Konular
-
Aşkın Karmaşıklığı ve Duygusal Dönüşüm: Şarkı, aşkın karmaşıklığını, kaybedilen dengeyi ve duygusal dönüşümü işler. Aşkın, bir kişinin hayatında yarattığı değişim ve dönüşüm teması şarkının ana eksenlerinden biridir.
-
Zıtlıklar ve Uyumsuzluklar: Siyah ve beyazın yan yana olması, zıtlıkların bile bir arada olabileceği bir düzeni simgeler. Aşkın zıtlıklarla beslenmesi, "siyah" ve "beyaz" arasında bulduğumuz uyumu anlatır.
-
Zamanın Geçişi ve İçsel İyileşme: Zamanla duygusal yaraların iyileşmesi ve kalbin alışması vurgulanır. Ancak, kalp ne kadar alışsa da kaybedilen duygunun etkileri devam eder.
Dil ve Sözcük Seçimi Analizi
Şarkıda kullanılan dil, duygusal yoğunluğu artıran, bazen şiirsel bazen de doğrudan bir anlatım içerir. "Ağır ağır", "kozadan çıkan kelebekler", "kum tanesi" gibi imgelemeler, şarkının duygusal derinliğini vurgular. Aynı zamanda, bazı kısa ve kesik cümleler de şarkıya bir tür içsel monolog havası katar. Bu da şarkının dinleyiciyi içine çekmesine olanak tanır.
Anahtar Kelimeler - TDK Anlamı ve Şarkı İçindeki Anlamı
-
Kozadan Çıkan Kelebek: TDK'da kozadan çıkan kelebek, bir dönüşüm, yeni bir başlangıç ve özgürleşme sürecini anlatır. Şarkıda ise, bu dönüşüm bir kişinin içsel değişimi ve yeniden hayata tutunma çabası olarak kullanılır.
-
Denge: TDK'da denge, bir şeyin düzgün, düzenli ve kararlı hali olarak tanımlanır. Şarkıda ise, kaybedilen içsel dengeyi ve aşkın getirdiği karmaşayı ifade eder.
-
Veda: TDK'da veda, birine ya da bir şeye son verme anlamına gelir. Şarkıda, veda etmek değil, kalan kişinin hislerini yansıtmak anlamında kullanılır.
Dikkat Çeken Mısralar
- "Bir kum tanesi kadarım ama bütün çölün dertleri sırtımda"
- Küçük ve zayıf bir varlık olmasına rağmen, tüm yükleri taşıyan bir insanın ruh halini temsil eder.
- "Siyah da beyazın zıttıdır ama yan yana en çok da o yakışır"
- Zıtlıkların uyumunu anlatan, aşkın zıtlıklar içinde de bulunabilen bir dengeyi ifade eder.
Genel Mesaj ve Sonuç
Şarkı, aşkın zorlukları, kayıp ve duygusal iyileşme süreçlerini işler. Kişinin içsel mücadelesi, zamanla gelen iyileşme ve aşka dair derin duygular şarkının temelini oluşturur. Duygusal dengeyi bulma çabası, şarkının ana mesajını oluşturur. Sonuç olarak, şarkı, aşkın ve zamanın insan ruhu üzerindeki etkilerini, dönüşümü ve iyileşmeyi vurgular.